Cibilliyetinize uygun yeni vali: Metin Feyzioğlu

Oz Karahan

Oz Karahan – Avrupa Gazetesi (09.10.2022) – “Sancak, AKP’den istifa ederek Ağustos 2022 tarihinde Avrasyacı Doğu Perinçek ile düzenlediği basın toplantısıyla Vatan Partisi’ne katılmıştı” diye yazdı bir gazete…

Türkiye’deki havuz medyasının büyük kısmını kontrol eden Ethem Sancak’ı tanıtırken “Şimdi Perinçek’çi” diyerek.

Bahsi geçen gazeteyi çıkaran kişiler tanıdığımız ve sevdiğimiz insanlar tabii ve üzerinde durdukları önemli konu yakın zamanda işgal bölgesinde yaşanacak olan yeni felaketlerin bir parçası olacak.

Ama o yaşanacakları tam olarak doğru analiz edebilmek, yaşanacaklara sebep olacak kişileri daha iyi bilmek ve tanımak lazım aslında.

Siirtli ve Arap kökenli trilyoner Ethem Sancak 1980’li yıllara kadar zaten bir Marksistken Doğu Perinçek’in Türkiye İşçi Köylü Partisi’nin Güneydoğu ve Doğu sorumluluğunu yapmış bir kişi.

Türkiye’nin işgal bölgesine göndereceği yeni vali, kendi deyimleriyle “elçi”, eski Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu hakkında da çok yazılıp çizilmekte.

Siyasetçi dedesi Turhan Feyzioğlu’nun Kıbrıs hakkındaki konuşmaları ve kendisinin Recep Tayyip Erdoğan ile yakınlığı üzerinde durularak özellikle Kıbrıs’ın “işgal” bölgesindeki “özgür” yargıya müdahale edeceğinden söz ediliyor her gün…

Aynı Ethem Sancak örneğinde ve her zaman olduğu gibi Türkiye ve Türkler hakkında yüzeysel bilgiler dışında pek fikri olmayan insanlarımız Feyzioğlu’nun Kıbrıs’ta yapabilecekleri hakkında senaryolarını yazarken de çoğu zaman duvara tosluyor.

Doğup siyaset ile ilk ilgilenmeye başladığım Türkiye’deki zamanlarımdan beri takip ettiğim biri Metin Feyzioğlu.

O yüzden Kıbrıs’a geldiğinde Türkçe konuşan Kıbrıslı hem iki devletçi hem de federalistlere uygun bir adam olduğunu biliyorum kendisinin.

Bir diplomat olmaması ve iyi bir hatip olması sebebiyle diğer “elçiler” gibi her işini makam odasından yürütmeyeceği kesin.

Orada burada sık sık demeçler verirken görülecek kendisi.

Ama sadece iki devletçilerle birlikte değil.

Daha henüz resmi olarak 2019 yılında üyeliğinden ayrıldığı CHP’li ve “çağdaş” geçmişi sebebiyle Feyzioğlu’nun ilk yapacağı işlerden birinin işgal bölgesindeki federalist siyasi cepheler ve basın ile gizli ya da açıktan görüşmek olacağını düşünmek için müneccim olmaya gerek olmadığını düşünmekteyim.

Hatta işgal bölgesine geldiğinde yapacağı ilk açıklamada bugün diğer AKP’li elçilerin yapmayacağı şekilde Kıbrıslıların ne kadar “laik ve demokratik” falan olduğundan bahsedip bu güruha göz kırpacağına da eminim.

İnsanlarımızın konyağına ve meyhanesine kesinlikle karışmayacağı bir tarafa, federalistlerin birlikte rakı içeceği bir valisi oluyor artık!

“Özgür” dediğiniz yargınız ile ilgili alınacak kararlarda ise diğer herhangi bir Erdoğan diplomatının olabileceğinden daha inandırıcı bir şekilde ikna edecek bu insanları korkmaları gereken birşey olmadığı ile ilgili.

Rakı masasında gazetecilerinizin ve siyasilerinizin içini ferahlatarak…

Kendi geçmişinden ve ne kadar “demokrat” olduğundan bahsederek…

Ve hatta o buradayken sizin kılınıza zarar gelmeyeceğinin garantisini vererek…

Ethem Sancak ne yapacak dersiniz?

Belki Asil Nadir’in Kıbrıs Gazetesi ve diğer medya şirketlerini alır, belki yeni bir yapı kurar.

Peki acaba piyasadaki hangi sözde “gazetecileri” satın alır dersiniz?

Erdoğan’ın seçim reklamlarını ve “Bir Zamanlar Kıbrıs” propaganda dizisinin reklamlarını para karşılığı yayınlayan gazeteleri, genel yayın yönetmenlerini falan bir aklınıza getirin bakalım.

“İşgal” altında özgür yargı, özgür basın ya da özgür olarak adlandırdığınız herşeyin özgür olamayacağını kendinize itiraf etmemenize yardımcı olacak yeni bir geçiş dönemine giriliyor belli ki.

Ve uzun lafın kısası Türkiye her zaman olduğu gibi bu tip dönemlerde Türkçe konuşan Kıbrıslıların cibilliyetine uygun insanları kullanmayı tercih ediyor, yine, yeni, yeniden.