Anastasiadis’in Tatar mutluluğu, Türkiye ve Denktaş Jr.

Oz Karahan

Oz Karahan – Avrupa Gazetesi (26.10.2020) – Türkçe konuşan Kıbrıslıların meşruiyetini kaybetmiş liderlik seçimlerinin sonucundan en az Ersin Tatar ve Türkiye kadar mutlu olan bir kişi daha vardı.

Rumca konuşan Kıbrıslıların toplum lideri ve Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Nikos Anastasiadis…

Liderliği süresince Mustafa Akıncı ile görüşmemek adına binbir takla atan Anastasiadis, Ersin Tatar’ın illegal yerleşiklerin oyları ile seçilmesinin hemen ardından tebrik mesajı göndermek için bekleyemedi bile.

Elbette bunun tek sebebi kendisinin, Akıncı’nın Birleşmiş Milletler ve uluslararası kamuoyunda edindiği prestijin gölgesinde geçirdiği beş seneydi.

Önümüzdeki aylarda yapılacak Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olup olmayacağını hala net bir şekilde açıklamayan Anastasiadis belli ki karar vermeden önce Tatar ile dans etmeyi denemek istiyor.

Şüphesiz ki kafasında olan şey, Akıncı ile kaybettiği prestiji Tatar gibi biri ile masaya oturunca kolaylıkla geri kazanabileceğini düşünmesi.

Bu noktada Anastasiadis’in hesaba katmadığı şey masada oturacağı kişinin Tatar olmayacağıdır…

Çünkü Anastasiadis önümüzdeki dönemde Türkiye ile doğrudan olarak masaya oturacaktır.

Ve Anastasiadis’in görüşmecileri de Türkiye’nin belirleyeceği görüşmeciler ile kozlarını paylaşacaktır.

1985 yılında Türkiye tarafından öldürülen Raif Denktaş’ın geçtiğimiz yıllarda babasının mezarında intihar eden oğlunu biliyoruz.

Hem Türkiye’de hem de Kıbrıs’ın özgür ve işgal bölgesinde bugünlerde başka bir ismi daha öğrendik.

Rauf Alp Denktaş…

Raif Denktaş öldürüldükten sonra eşi iki çocuğunu alıp Ankara’ya yerleşiyor.

İntihar eden Can Denktaş ise Kıbrıs’ta büyüyor.

İşte o Ankara’da büyüyen çocuklardan biri Alp Denktaş.

Kendisi, babasının toplumumuz üzerindeki baskılarına karşı mücadele ettiği Türkiye’nin kucağında büyümüş bir çocuk.

Eğitiminden sonra Türkiye Cumhuriyeti için yurtdışında görevlerde de bulunmuş.

Hatta bir dönem Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarlığı görevini bile yürütmüş.

Bu kişinin isminin Türkiye medyasında bir anda ortaya çıkarılması tabii ki bir tesadüf değil.

Belli ki bir şeylerin hazırlığı çok önceden yapılmış.

Ve bir Denktaş, babasını öldüren ve dedesini ölmeden önce siyasi olarak bitirmekle kalmayıp rezil rüsva eden bir devlet için görev yapmaya hazırlanmış.

Türkiye’nin kendisi için bu kritik zamanda Kıbrıs’tan bir görüşmeciye Tatar’ın yanında görev verdireceğini hiç sanmıyorum.

Onun yerine Türk gibi yetişmiş bir Kıbrıslı, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını korumak için biçilmiş bir kaftandır.

Anastasiadis ve Tatar’ın ilk görüşmesi gülücükler ile geçecektir.

Ama bilinmesi gereken şey, bundan sonra Türkçe konuşan Kıbrıslıların iradesinin olmayacağı beşli masada, Rumca konuşan Kıbrıslılar, Yunanistan, İngiltere ve Birleşmiş Milletler iki adet Türkiye ile oturacaklarıdır.