11.09.2024 – Kıbrıs’ın NATO planlı Türk işgalinin 50. yıldönümünde yaptığımız açıklama ışığında Kıbrıslılar Birliği, Kıbrıs’ın emperyalist işgalden ve yerleşimci sömürgeciliğinden tamamen kurtarılması yönündeki kararlılığını bir kez daha teyit eder. İşgal, elli yıldır Türkçe konuşan Kıbrıslılara baskı uygulamakta ve Rumca konuşan Kıbrıslıların evlerine dönme haklarını ellerinden almaya devam etmektedir.
NATO güçleri adaya batmayan bir uçak gemisi muamelesi yapmaya devam etmekte, savaş suçlarını kolaylaştırmak için “iki toplumlu iki bölgeli federasyon” veya “iki devletli” çözümler gibi apartheid benzeri düzenlemeler dikte etmekte, son olarak Kıbrıs’ı “İsrail’in” Filistin’deki eylemlerini desteklemek ve Yemen’i bombalamak için bir üs olarak kullanmakta ve tüm bunları yarattıkları statüko sayesinde yapmaktadırlar.
Kıbrıs’ın “bölünmüş bir ada” olduğu yönündeki yanlış söylemi reddediyor ve Kıbrıs’ın işgal altında olduğu gerçeğinin altını çiziyoruz. Bu sebeple çözüm, emperyalist koşullarda sözde bir “yeniden birleşme” değil, Kıbrıs’ın tamamen özgürleştirilmesidir.
10 Ekim 1964’te Bağlantısızlar Hareketi, Türkiye’nin Kıbrıs halkına yönelik ilk eylemlerine yanıt olarak Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini, birliğini ve bağımsızlığını teyit eden bir deklarasyon kabul etmiş, bu pozisyon daha sonra 1965’te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 2077 (XX) sayılı kararıyla da desteklenmiştir.
Bu nedenle Kıbrıslılar Birliği olarak 10 Ekim’i Kıbrıs Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olarak kutluyor ve dünya çapındaki anti-emperyalistleri Kıbrıs için dayanışma eylemlerine katılmaya veya bu eylemleri başlatmaya davet ediyoruz. İlericileri, üniter Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak ve toplumsal bütünlüğünü savunmaya, Kıbrıslıların milli ve sınıfsal birliğini desteklemeye, emperyalist işgale direnmeye ve özgür bir Batı Asya ve Kuzey Afrika için daha geniş çaplı mücadeleyi ilerletmeye çağırıyoruz.
Kıbrıs’ı Kurtar, Batı Asya ve Kuzey Afrika’yı Özgürleştir, Emperyalizmi Yen!
10 Ekim, 1964 yılında Kahire’de düzenlenen Bağlantısızlar Hareketi 2. Zirvesi’nde kabul edilen ve Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı ilk eylemlerinin ardından devletleri Kıbrıs’ın egemenliğine, birliğine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeye çağıran anti-emperyalist deklarasyonun yıldönümüdür. 1965’te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Kararı 2077 (XX) tarafından da atıfta bulunulan deklarasyonun Kıbrıs ile ilgili bölümlerinde şunlar belirtilmektedir:
“Kıbrıs’la ilgili mevcut durumdan endişe duyan Konferans, Birleşmiş Milletler Antlaşması ve özellikle 2. Madde, 4. paragraf kapsamındaki yükümlülüklerine uygun olarak, tüm devletleri Kıbrıs’ın egemenliğine, birliğine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeye ve Kıbrıs’a yönelik herhangi bir tehdit, güç kullanımı veya müdahaleden ve Kıbrıs’a Kıbrıs halkı tarafından kabul edilemeyecek adaletsiz çözümler dayatma çabalarından kaçınmaya çağırır.
Birleşmiş Milletler’in eşit bir üyesi olan Kıbrıs’ın, Birleşmiş Milletler Şartı uyarınca, sınırsız ve kısıtlamasız egemenlik ve bağımsızlık hakkı vardır ve bu haktan yararlanmalı ve halkının, herhangi bir dış müdahale ya da müdahale olmaksızın, ülkenin siyasi geleceğini özgürce belirlemesine izin verilmelidir.”
– Uluslararası Devrimci Parti ve Örgütler Koordinasyonu’nun (ICOR) Kıbrıslılar Birliği’nin 10 Ekim’in Kıbrıs Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olarak kutlanması çağrısını destekleyen bildirisi: https://www.icor.info/en/en/2024/freedom-for-cyprus-50-years-of-turkish-invasion
– Halkların Uluslararası Mücadele Birliği (ILPS) tarafından, Kıbrıslılar Birliği’nin 10 Ekim’in Kıbrıs Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olarak kutlanması çağrısını destekleyen küresel eylem günü duyurusu: https://peoplesstruggle.org/en/10-10-%f0%9f%87%a8%f0%9f%87%be-global-day-of-action-for-cyprus/